FATİH TERİM’E GEÇMİŞ OLSUN

Aslına bakarsanız 14 günlük zaman içinde yetkililer var güçleri ile çalışıyorlar. Ama henüz bir kriz masası oluşup oluşmadığı belli değil. TV kanallarında hiçbir özelliği olmayan insanlar doktor diye boy gösteriyor.

Halkı bilinçlendirmek için ekrana uzman doktorlar değil de dizilerde doktor rolü oynayan oyuncular çıkıp ezberledikleri rollerini keserek bol para kazanıyorlar.

Sizin anlayacağınız her kafadan bir ses çıkıyor, ağzı olan konuşuyor.

Doktorların bir kısmı da kelle paça yiyin faydalıdır diyebiliyor.

Neyse bu konuyu uzatmayalım. Uzatırsak siyasetin içine girip siyasi yazı yazdığım için suç işlemiş olabilirim, çünkü bu gün ülkemde düşünmek bile suç olarak değerlendiriyor.

Biz tekrar gelelim korona virüs’ün ülkemizdeki etkilerine ve özellikle spor camiasına yaptıklarına.

Biz 14 gün içinde neleri doğru, neleri yanlış yaptık?

Avrupa’nın birçok ülkeleri maçları ertelerken biz ne yaptık maçları seyircisiz oynattık. Bravo Futbol Federasyonu’na çünkü futbolcular insan değil robottular. Onlar robot oldukları için onlara mikrop bulaşmaz, tabi ki asla ve asla hasta olamazlardı.

Fatih Terim’in başına gelenlere çok üzülüyorum, ona ve eşi Fulya’ya geçmiş olsun diyorum.

Seyircisiz oynanan Galatasaray-Beşiktaş maçından sonra basın toplantısında yaptığı konuşmalar çok önemliydi ama kimse buna kulak asmadı. Kulak asmayanların başında da maalesef kulakları her şeye kapalı olan bizim Futbol Federasyonu vardı.

GS-BJK maçı sonrasında futbolcularına Fatih Terim; “Sakin olun, merak etmeyin. Sağduyu galip gelecektir ve yetkililer hepimizin beklediği kararı verecektir. Siz iki gün ailenizle beraber dinlenin. Ligi, şampiyonluğu, futbolu düşünmeyin. Futbol, asla hiçbir insanın canından daha önemli değildir. Dünyanın her yerinde olduğu gibi, bizim ülkemizde de maçlar ertelenecektir. Bizden haber bekleyin.”diyordu.

Ve iki gün sonra aklı başına gelen federasyon maçları ileriki bir tarihe erteliyorlardı.

Şimdi dönelim GS-BJK maçına...

Maç başlamadan önce Sergen Yalçın ile yanak yanağa öpüşerek birbirlerine sarılması ve maçtan sonrada kendi futbolcularına sarılması sonrası aralarında eğer korona virüsü alışverişi olmuşsa bunun hesabını kim verecek?

Buse Terim “Babam hastanede tedavi de durumu iyi” diyerek sevindirici bir haber veriyor.

Fotospor’un değerli okurları hepinize koronasuz yaşamlar dilerim.

Evde kalmak, hayatta kalmak demektir.

KORONA’YA İNAT, YAŞASIN HAYAT.

Sağlıcakla kalın…