Takımlar istediği kadar yabancı ile sahaya çıksın. Yedek kulübesinde de yabancılar otursun. Sonradan girenler de yabancı olsun.
Yabancı hakemler gelsin…
Türk hakemler yeteneksiz, beceriksiz, yanlı, taraftar. Derbilerden başlayarak Süper Lig maçlarını yabancı hakemler yönetsin…
Bence yetmez…
Tribünlerde yabancı taraftar olsun…
Daha maçın bitmesine yarım saat varken kendi oyuncusunu yuhalayan ıslıklayan taraftarla futbol gelişmez. Yurt dışından taraftar getirilmeli.
Yabancı yönetici
Bugün “hocamızın arkasındayız” deyip, yarın “hocasının arkasından dolanıp” yeni teknik direktör arayan ve bunu da matah bir şeymiş gibi anlatan yöneticilerle olmaz. Yurt dışından yönetici ithal etmeliyiz.
Yabancı gazeteciler gelmeli.
Gazeteci olduğunu unutup tuttuğu takımın amigoluğunu soyunan gazetecilerle bu iş yürümez. Medyamız yabancı yorumcu, muhabir ve foto muhabiri getirmeli. Getirmeli ki, Türk futbolunun gelişimine katkı sağlanmalı.
İşim gereği ve işten atıldığımda aldığım tazminatlar sayesinde 97 ülke gezdim… bunların en az 60’ında en az 1 ay, en az 30’unda 2 ay, en az 10’unda da 3 aydan fazla bulundum.
Avrupa’nın hemen her ülkesinde maç izleme şansı yakaladım.
Dünya Kupası ve Avrupa şampiyonası gördüm.
Asıl uzmanlık alanım dış haber editörlüğü olduğu için yabancı gazeteci dostlarım oldu. Şimdiki gibi Google Translate dış habercisi değilim.
Kim olduğumu neden anlattım biliyor musunuz?
Türk insanını yönlendirmeye bu kadar meraklı olan kişilerin bu kadar aşağılık kompleksi olmasından artık sıkıldım.
Benim kızımın annesi Şilili, ben Türküm…
Kızım 1.5 yaşında. Konuşmaya başladığında iki dil konuşacak. Ama geç konuşacak.
Ben çok zekiyim ya doktoruna, “Fransızca bilen bir dadı tutmak istiyoruz” dedim. Eşim korku dolu gözlerle bana baktı! Doktoru da bana, “matematik zekasını durdurursunuz” dedi. “Matematik zekanın etkilenmemesi için belli bir yaşa kadar çocuklara yabancı dil eğitimi verilmez” dedi.
Ama ama… bizim ülkemizde ana okulu çocuklarına yabancı dil öğretiliyor. Anneler babalar çocukları öğrensin diye “İngilizce şarkı” dinletiyor.
Bunu neden anlattım biliyor musunuz? Dünyada yabancı dil bildiği için iş bulan insanlar sadece Türkiye’de var. Dünyanın en gelişmiş ülkesi Japonya’ya gidin kimse yabancı dil bilmez. Tayland’da tanıştığım Osaka’da beni 3 gün gezdiren arkadaşına sorduğunda, “eğitimin amacı bilim öğretmek, kopyalamak” değil demişti.
Bu arada hayatımda gördüğüm en iyi İngiliz konuşan insanla da Güney Afrika’da tanıştım. Japon bir kızdı. Hayatında hiç İngiltere’de yaşamamış ama İngiliz aksanı ile bir İngiliz’den daha kurallara uygun İngiliz konuşuyordu. Ülkesinde üniversitede İngiliz dili eğitimi almış.
Konuyu neden mi sakız gibi uzattım… önce kendimize inanalım. Kendimize güvenelim. Yabancı hakem geldiğinde hata yapmayacak mı? Yabancı hakem hata yaptığı zaman sadece “yabancı” diye mi, “olsun” diyeceğiz.
Gelen yabancı futbolcuların yüzde kaçının Türk futboluna bir katkısı var. Lemos, Lens, Ljajic, Luyindama gibilerine ödenen milyonlarca euro’larla kaç tane Türk çocuğu için doğru alt yapı eğitimi verilip, yıldız çıkarılırdı farkında mıyız…
Türk futbolunda sorun çok da bu sorunların en sonuncusu hakemler. Hakemlere gelene kadar; yöneticilerin, taraftarların, medyanın kendisini değiştirmesi, geliştirmesi, bilinçlendirmesi gerekiyor.
Sonra yabancı futbolcu konusu gelir. En sonunda da yabancı hakem konusu.
Yorum Ekle
Yorumlar
Sizlere daha iyi hizmet sunabilmek adına sitemizde çerez konumlandırmaktayız. Kişisel verileriniz, KVKK ve GDPR
kapsamında toplanıp işlenir. Sitemizi kullanarak, çerezleri kullanmamızı kabul etmiş olacaksınız.
En son gelişmelerden anında haberdar olmak için 'İZİN VER' butonuna tıklayınız.
Serkan Bayar
Yabancı hakem konusunda çözüm belli oldu
Yabancı sınırı kaldırılsın…
Takımlar istediği kadar yabancı ile sahaya çıksın. Yedek kulübesinde de yabancılar otursun. Sonradan girenler de yabancı olsun.
Yabancı hakemler gelsin…
Türk hakemler yeteneksiz, beceriksiz, yanlı, taraftar. Derbilerden başlayarak Süper Lig maçlarını yabancı hakemler yönetsin…
Bence yetmez…
Tribünlerde yabancı taraftar olsun…
Daha maçın bitmesine yarım saat varken kendi oyuncusunu yuhalayan ıslıklayan taraftarla futbol gelişmez. Yurt dışından taraftar getirilmeli.
Yabancı yönetici
Bugün “hocamızın arkasındayız” deyip, yarın “hocasının arkasından dolanıp” yeni teknik direktör arayan ve bunu da matah bir şeymiş gibi anlatan yöneticilerle olmaz. Yurt dışından yönetici ithal etmeliyiz.
Yabancı gazeteciler gelmeli.
Gazeteci olduğunu unutup tuttuğu takımın amigoluğunu soyunan gazetecilerle bu iş yürümez. Medyamız yabancı yorumcu, muhabir ve foto muhabiri getirmeli. Getirmeli ki, Türk futbolunun gelişimine katkı sağlanmalı.
İşim gereği ve işten atıldığımda aldığım tazminatlar sayesinde 97 ülke gezdim… bunların en az 60’ında en az 1 ay, en az 30’unda 2 ay, en az 10’unda da 3 aydan fazla bulundum.
Brezilya’da, Paraguay’da, Arjantin’de derbiler izledim.
Avrupa’nın hemen her ülkesinde maç izleme şansı yakaladım.
Dünya Kupası ve Avrupa şampiyonası gördüm.
Asıl uzmanlık alanım dış haber editörlüğü olduğu için yabancı gazeteci dostlarım oldu. Şimdiki gibi Google Translate dış habercisi değilim.
Kim olduğumu neden anlattım biliyor musunuz?
Türk insanını yönlendirmeye bu kadar meraklı olan kişilerin bu kadar aşağılık kompleksi olmasından artık sıkıldım.
Benim kızımın annesi Şilili, ben Türküm…
Kızım 1.5 yaşında. Konuşmaya başladığında iki dil konuşacak. Ama geç konuşacak.
Ben çok zekiyim ya doktoruna, “Fransızca bilen bir dadı tutmak istiyoruz” dedim. Eşim korku dolu gözlerle bana baktı! Doktoru da bana, “matematik zekasını durdurursunuz” dedi. “Matematik zekanın etkilenmemesi için belli bir yaşa kadar çocuklara yabancı dil eğitimi verilmez” dedi.
Ama ama… bizim ülkemizde ana okulu çocuklarına yabancı dil öğretiliyor. Anneler babalar çocukları öğrensin diye “İngilizce şarkı” dinletiyor.
Bunu neden anlattım biliyor musunuz? Dünyada yabancı dil bildiği için iş bulan insanlar sadece Türkiye’de var. Dünyanın en gelişmiş ülkesi Japonya’ya gidin kimse yabancı dil bilmez. Tayland’da tanıştığım Osaka’da beni 3 gün gezdiren arkadaşına sorduğunda, “eğitimin amacı bilim öğretmek, kopyalamak” değil demişti.
Bu arada hayatımda gördüğüm en iyi İngiliz konuşan insanla da Güney Afrika’da tanıştım. Japon bir kızdı. Hayatında hiç İngiltere’de yaşamamış ama İngiliz aksanı ile bir İngiliz’den daha kurallara uygun İngiliz konuşuyordu. Ülkesinde üniversitede İngiliz dili eğitimi almış.
Konuyu neden mi sakız gibi uzattım… önce kendimize inanalım. Kendimize güvenelim. Yabancı hakem geldiğinde hata yapmayacak mı? Yabancı hakem hata yaptığı zaman sadece “yabancı” diye mi, “olsun” diyeceğiz.
Gelen yabancı futbolcuların yüzde kaçının Türk futboluna bir katkısı var. Lemos, Lens, Ljajic, Luyindama gibilerine ödenen milyonlarca euro’larla kaç tane Türk çocuğu için doğru alt yapı eğitimi verilip, yıldız çıkarılırdı farkında mıyız…
Türk futbolunda sorun çok da bu sorunların en sonuncusu hakemler. Hakemlere gelene kadar; yöneticilerin, taraftarların, medyanın kendisini değiştirmesi, geliştirmesi, bilinçlendirmesi gerekiyor.
Sonra yabancı futbolcu konusu gelir. En sonunda da yabancı hakem konusu.