Cenk Ergün, Mario Branco ve Ceyhun Kazancı! Hangisi!

Bir meslek düşünün, bu kadar küçültülen… ayaklar altına alınan. Ama yapanların bunlara hiç aldırış etmeden maaşlarını almaya devam ettiği bir iş. 

Bahsettiğim iş sportif direktörlük. Sportif direktörlüğün Türkiye versiyonu. 

Fenerbahçe’de de, Galatasaray’da da, Beşiktaş’ta da birer sportif direktör var.
Varlar mı, yoklar mı belli değil. Orası ayrı mesele. 

Dursun Özbek geldi. Hemen Cenk Ergün’ü getirdi. Herkes transferleri bitirmesini, görüşmelerde yer almasını, pazarlık yapmasını bekliyordu. Tam tersi oldu. Tüm işleri Erden Timur halletti. Ergün sadece idmanlarda boy gösterdi. Aleyhine bir sürü dedikodu ortaya atıldı. Çıkıp yalanlamaya gerek duymadı. Belki de “beni hatırlarlar da havadan aldığım maaştan olurum” diye korkmuş olabilir. 

Beşiktaş’ta Ceyhun Kazancı, Şenol Güneş gelene kadar bir şeyler yaptı. İyi mi yaptı, kötü mü yaptı tartışılır ama Beşiktaş onun yaptığı transferlerle yabancı temizliğinden pek de yararlanabilmiş gibi görünmüyor.
Şenol Güneş istemiyor. Başkan Ahmet Nur Çebi’nin “bırak takılsın” demesiyle bir kenarda duracak. Orası anlaşıldı. Herhangi bir kişi Şenol Güneş’in basın toplantısında söylediğinin 10’da 1’ini söylese çoktan görevi bırakır giderdi. Kazancı duruyor. Vardır bir bildiği. 

Fenerbahçe’de de aslında bir sportif direktör var. Kimse görmese de, ne iş yaptığını bilmese de cidden bir sportif direktör var. 
Adı Mario Branco. Onu da Jorge Jesus getirdi. Gerçi Fenerbahçe’de Jorge Jesus, her şeyin başında olduğu için Branco’nun ortada görünmemesi normal kabul edilebilir.  İşler iyi gittiği için “nerede bu adam” diye sormak da kimsenin aklına gelmiyor.