Yarı finalde Sivasspor’u eleyen Fenerbahçe futbol takımı, Ali Koç Başkanlığındaki ilk kupasını almaya çok yaklaştı. Sarı lacivertlilerin yıllardır dinmeyen kupa hasreti bu sene Ziraat Türkiye Kupası’nın alınması ile son bulabilir.
Ligin son haftalarına şampiyonluk şansını matematiksel olarak taşıyan Fenerbahçe, aslında sezona çok iyi bir başlangıç yapmıştı.
Ancak sezon ortasında üst üste gelen hakem hataları, bol bol gösterilen kırmızı kartlar ve yapılan haksızlıklar takımın kimyasını bozdu.
Bununla başlayan süreçte, takım, teknik direktör Jesus ve taraftar arasındaki uyum ve kimyanın bozulmaya başladığına şahit olduk.
Ayrıca taraftarın Başkan Ali Koç’a tepkisi de gün geçtikçe arttı.
Aslında Başkan Ali Koç bu sene takımın başına çok tecrübeli ve başarılı bir hoca olan Jorge Jesus’u getirerek doğru bir iş yapmıştı. Sezon ortasında hakemlere, MHK’na ve Federasyon’a, Fenerbahçe’ye yapılan haksızlıklar konusunda isyan etmekte de çok haklıydı.
Ancak ardından gelen süreçte takımdan inişli çıkışlı bir performans gelince, taraftar bunları bahane olarak algılamaya başladı.
Yaşananları özetleyecek olursak, Ocak ayı ile birlikte, Jorge Jesus’un Brezilya Milli Takımı’nın başına geçme hayalleri ve bu hayalleri gerçekleştirmek adına kendini sürekli Brezilya basınında gündemde tutmaya çalıştığı dedikoduları, Fenerbahçe’den ayrılmak istediğine yönelik haberler basında sıklıkla yer buldu. Taraftarın Willain Arao’ya bir röportaj sonrasında gösterdiği tepkinin kaynağı da buydu.
Sebebi ne olursa olsun, hocanın fokusunu kaybettiği, takımda bir huzursuzluk olduğu ve kimyanın bozulduğu besbelliydi. Bana göre Fenerbahçe’nin kopuş süreci direkt Jesus’un konsantrasyonunun bozulması ile başladı.
Derbilerde başarılı olamayan sarı lacivertliler, ligini alt sıralarındaki takımlara kolayca puan kaybetti. Üç gollü farkla öne geçtiği maçları bile kazanamadı.
Fenerbahçe, bu sezon şampiyon olmaya gerçekten de çok yakındı. Ligde kalma mücadelesi veren takımlara kaybedilen puanları hesaplarsanız, şu anda durumun ne kadar farklı olabileceğini görürsünüz.
Başkan Ali Koç’u, yapılan transferleri, hakem hatalarını, bile isteye yapılan operasyonları ne kadar suçlarsanız suçlayın, bu sene şampiyonluğun gelmemesinin sebebi bunlar olmayacak. Bu takım yedek kulübesiyle dahi Giresunspor ya da İstanbulspor’u yenebilecek kapasitede.
Bu sene ligde gelinen durumun başlıca sebebi, Jorge Jesus’un başarısız derbi taktiklerinde ısrarcı olması ve Fenerbahçe’nin zayıf yönlerini analiz edip çözmüş rakiplerine karşı farklı hiçbir çözüm getirememesiydi. Konsantrasyonunu kaybeden Jesus, Türkiye ligini de doğru analiz edemedi.
Kupaya dönecek olursak… Bu sene takım da, taraftar da, Başkan da en azından bir kupa kaldırmayı hak ediyor. Sarı lacivertlilerde, savaşan, sonuna kadar mücadele eden ve başarıyı hak eden birçok oyuncu var.
Türkiye Kupası, hem oyuncular, hem taraftar hem de yıllardır kulübe emek veren Başkan ve Yönetim için önemli bir sevinç kaynağı olacaktır.
Dilerim ki Fenerbahçe bu fırsatı kaçırmaz ve bir hayal kırıklığı daha yaşanmaz.
Instagram: sanem_uner
Yorum Ekle
Yorumlar
Sizlere daha iyi hizmet sunabilmek adına sitemizde çerez konumlandırmaktayız. Kişisel verileriniz, KVKK ve GDPR
kapsamında toplanıp işlenir. Sitemizi kullanarak, çerezleri kullanmamızı kabul etmiş olacaksınız.
En son gelişmelerden anında haberdar olmak için 'İZİN VER' butonuna tıklayınız.
Sanem Üner
FENERBAHÇE KUPAYA ÇOK YAKIN
Yarı finalde Sivasspor’u eleyen Fenerbahçe futbol takımı, Ali Koç Başkanlığındaki ilk kupasını almaya çok yaklaştı. Sarı lacivertlilerin yıllardır dinmeyen kupa hasreti bu sene Ziraat Türkiye Kupası’nın alınması ile son bulabilir.
Ligin son haftalarına şampiyonluk şansını matematiksel olarak taşıyan Fenerbahçe, aslında sezona çok iyi bir başlangıç yapmıştı.
Ancak sezon ortasında üst üste gelen hakem hataları, bol bol gösterilen kırmızı kartlar ve yapılan haksızlıklar takımın kimyasını bozdu.
Bununla başlayan süreçte, takım, teknik direktör Jesus ve taraftar arasındaki uyum ve kimyanın bozulmaya başladığına şahit olduk.
Ayrıca taraftarın Başkan Ali Koç’a tepkisi de gün geçtikçe arttı.
Aslında Başkan Ali Koç bu sene takımın başına çok tecrübeli ve başarılı bir hoca olan Jorge Jesus’u getirerek doğru bir iş yapmıştı. Sezon ortasında hakemlere, MHK’na ve Federasyon’a, Fenerbahçe’ye yapılan haksızlıklar konusunda isyan etmekte de çok haklıydı.
Ancak ardından gelen süreçte takımdan inişli çıkışlı bir performans gelince, taraftar bunları bahane olarak algılamaya başladı.
Yaşananları özetleyecek olursak, Ocak ayı ile birlikte, Jorge Jesus’un Brezilya Milli Takımı’nın başına geçme hayalleri ve bu hayalleri gerçekleştirmek adına kendini sürekli Brezilya basınında gündemde tutmaya çalıştığı dedikoduları, Fenerbahçe’den ayrılmak istediğine yönelik haberler basında sıklıkla yer buldu. Taraftarın Willain Arao’ya bir röportaj sonrasında gösterdiği tepkinin kaynağı da buydu.
Sebebi ne olursa olsun, hocanın fokusunu kaybettiği, takımda bir huzursuzluk olduğu ve kimyanın bozulduğu besbelliydi. Bana göre Fenerbahçe’nin kopuş süreci direkt Jesus’un konsantrasyonunun bozulması ile başladı.
Derbilerde başarılı olamayan sarı lacivertliler, ligini alt sıralarındaki takımlara kolayca puan kaybetti. Üç gollü farkla öne geçtiği maçları bile kazanamadı.
Fenerbahçe, bu sezon şampiyon olmaya gerçekten de çok yakındı. Ligde kalma mücadelesi veren takımlara kaybedilen puanları hesaplarsanız, şu anda durumun ne kadar farklı olabileceğini görürsünüz.
Başkan Ali Koç’u, yapılan transferleri, hakem hatalarını, bile isteye yapılan operasyonları ne kadar suçlarsanız suçlayın, bu sene şampiyonluğun gelmemesinin sebebi bunlar olmayacak. Bu takım yedek kulübesiyle dahi Giresunspor ya da İstanbulspor’u yenebilecek kapasitede.
Bu sene ligde gelinen durumun başlıca sebebi, Jorge Jesus’un başarısız derbi taktiklerinde ısrarcı olması ve Fenerbahçe’nin zayıf yönlerini analiz edip çözmüş rakiplerine karşı farklı hiçbir çözüm getirememesiydi. Konsantrasyonunu kaybeden Jesus, Türkiye ligini de doğru analiz edemedi.
Kupaya dönecek olursak… Bu sene takım da, taraftar da, Başkan da en azından bir kupa kaldırmayı hak ediyor. Sarı lacivertlilerde, savaşan, sonuna kadar mücadele eden ve başarıyı hak eden birçok oyuncu var.
Türkiye Kupası, hem oyuncular, hem taraftar hem de yıllardır kulübe emek veren Başkan ve Yönetim için önemli bir sevinç kaynağı olacaktır.
Dilerim ki Fenerbahçe bu fırsatı kaçırmaz ve bir hayal kırıklığı daha yaşanmaz.
Instagram: sanem_uner