Ev sahibi Ümraniyespor top Trabzonspor’a geçince Sackey’i stoperlerinin arasına sokarak üçlü, beklerinde çıkmadığını düşünürsek beşli bir savunma ile başladı…
Trabzonspor ise rakibinin bu oyun anlayışına koca devre boyunca çözüm üretemedi…
Ümraniyespor’un arkada ki beşlisine Trabzonspor öndeki beşlisiyle üstünlük kuramadı…
Bunda Trabzonspor’un hem yavaş oyununun hemde karşı pressiz futbolunun rolü büyüktü…
Beklerde çıkmayınca ortaya kötü bir Trabzonspor çıktı…
Devre boyunca iki takımında ikişer tehlikelisi vardı…
Trabzonspor’un Cornelius’u çok aradığını gördük…
Trabzonspor Djaniny ile resmen santraforsuz oynadı…
Bordo-mavililer belli ki bu kapanan rakibini ancak şut tehditini arttırarak çözebilirdi…
İkinci yarıya oyuncu değişikliklerinin de etkisiyle bordo-mavililer hem rakibini biraz arkaya yasladı hemde o gereken şut tehditlerini göstermeye başladı…
İşte onlardan birinde Bakasetas sahneye çıktı ve sert vurdu kaleci Serkan’ın da hatasıyla top Trezeguet’in önüne düştü oda takımını öne geçirdi…
Bu gol hem Trabzonspor’a hemde Trezeguet’e adeta ilaç gibi geldi…
Ancak bunlar böylesine pahalı ve büyük bir takım için yeterli değildi…
Umut’un topu tutup takımını öne getirmesinin dışında Trabzonspor yine etkisizdi…
Trabzonspor geçen yılki görüntüsünden çok uzak bir görüntü verdiğini de söyleyebiliriz…
Evet ikinci yarı Trabzonspor hiç pozisyon vermedi ama kendi kalitesinde de pozisyonlar üretemedi…
Maçta bu kısır futbolla Trabzonspor’un karşılaşmayı kazanacak skoruyla bitti ki bu büyük takımlar için çok çok değerlidir…
Büyük takımlar kötü oynayınca da kazanmalı ki diğerlerinden farkı olsun, ancak bu kötü oyunlar bazen olmalı ve Trabzonspor’da biran önce toparlanmalı…
Ayrıca İlk Kopenhag maçı sonrasında hocaya orada “ bugünkü maçta ki kötü oyunda kadro tercihinizin etkisi var mıydı ? “ şeklinde bir soru sormuştum…
Oda bana “ oyuncu üzerinden değilde oyun üzerinden konuşmak lazım “ demişti…
Şimdi görüyoruz ki her aksi sonuçta Trabzonspor hocanın isteğiyle hiç durmadan transfer yapıyor ve sorunu sadece oyuncu üzerinden çözmeye çalışıyor…
Acaba şimdi de hocaya devamlı oyuncu sirkülasyonu yapmayı değilde oyunu değiştirmeyi düşünseniz bu daha doğru bir çözüm olabilir mi?
Şeklinde soruyorum!!!
Son cümlemde Trabzonspor gibi bir kulübün maç kampı yaptığı otele oyuncu menajerlerinin gelip maç günü futbolcularla görüşmesine izin verilmesi de Abdullah Avcı açısından bana çok şaşırtıcı geldi…
Hatırlıyorum da Şenol Güneş sırf bu yüzden Umut Bulut’u Toulouse maçı günü kadro dışı bırakmıştı!!!
Yorum Ekle
Yorumlar
Sizlere daha iyi hizmet sunabilmek adına sitemizde çerez konumlandırmaktayız. Kişisel verileriniz, KVKK ve GDPR
kapsamında toplanıp işlenir. Sitemizi kullanarak, çerezleri kullanmamızı kabul etmiş olacaksınız.
En son gelişmelerden anında haberdar olmak için 'İZİN VER' butonuna tıklayınız.
Barış Yurduseven
KISIR FUTBOLUN GETİRDİĞİ 3 PUAN
Ev sahibi Ümraniyespor top Trabzonspor’a geçince Sackey’i stoperlerinin arasına sokarak üçlü, beklerinde çıkmadığını düşünürsek beşli bir savunma ile başladı…
Trabzonspor ise rakibinin bu oyun anlayışına koca devre boyunca çözüm üretemedi…
Ümraniyespor’un arkada ki beşlisine Trabzonspor öndeki beşlisiyle üstünlük kuramadı…
Bunda Trabzonspor’un hem yavaş oyununun hemde karşı pressiz futbolunun rolü büyüktü…
Beklerde çıkmayınca ortaya kötü bir Trabzonspor çıktı…
Devre boyunca iki takımında ikişer tehlikelisi vardı…
Trabzonspor’un Cornelius’u çok aradığını gördük…
Trabzonspor Djaniny ile resmen santraforsuz oynadı…
Bordo-mavililer belli ki bu kapanan rakibini ancak şut tehditini arttırarak çözebilirdi…
İkinci yarıya oyuncu değişikliklerinin de etkisiyle bordo-mavililer hem rakibini biraz arkaya yasladı hemde o gereken şut tehditlerini göstermeye başladı…
İşte onlardan birinde Bakasetas sahneye çıktı ve sert vurdu kaleci Serkan’ın da hatasıyla top Trezeguet’in önüne düştü oda takımını öne geçirdi…
Bu gol hem Trabzonspor’a hemde Trezeguet’e adeta ilaç gibi geldi…
Ancak bunlar böylesine pahalı ve büyük bir takım için yeterli değildi…
Umut’un topu tutup takımını öne getirmesinin dışında Trabzonspor yine etkisizdi…
Trabzonspor geçen yılki görüntüsünden çok uzak bir görüntü verdiğini de söyleyebiliriz…
Evet ikinci yarı Trabzonspor hiç pozisyon vermedi ama kendi kalitesinde de pozisyonlar üretemedi…
Maçta bu kısır futbolla Trabzonspor’un karşılaşmayı kazanacak skoruyla bitti ki bu büyük takımlar için çok çok değerlidir…
Büyük takımlar kötü oynayınca da kazanmalı ki diğerlerinden farkı olsun, ancak bu kötü oyunlar bazen olmalı ve Trabzonspor’da biran önce toparlanmalı…
Ayrıca İlk Kopenhag maçı sonrasında hocaya orada “ bugünkü maçta ki kötü oyunda kadro tercihinizin etkisi var mıydı ? “ şeklinde bir soru sormuştum…
Oda bana “ oyuncu üzerinden değilde oyun üzerinden konuşmak lazım “ demişti…
Şimdi görüyoruz ki her aksi sonuçta Trabzonspor hocanın isteğiyle hiç durmadan transfer yapıyor ve sorunu sadece oyuncu üzerinden çözmeye çalışıyor…
Acaba şimdi de hocaya devamlı oyuncu sirkülasyonu yapmayı değilde oyunu değiştirmeyi düşünseniz bu daha doğru bir çözüm olabilir mi?
Şeklinde soruyorum!!!
Son cümlemde Trabzonspor gibi bir kulübün maç kampı yaptığı otele oyuncu menajerlerinin gelip maç günü futbolcularla görüşmesine izin verilmesi de Abdullah Avcı açısından bana çok şaşırtıcı geldi…
Hatırlıyorum da Şenol Güneş sırf bu yüzden Umut Bulut’u Toulouse maçı günü kadro dışı bırakmıştı!!!