Aslında maçın başını haftalar önce Jes Thorup o kadar güzel anlatmıştı ki bizlere!!!
“ Bize böyle temassız yumuşacık pamuk gibi oynadınız başkasına oynamayın “ diyerek yardımcı olmaya çalışmıştı Kopenhag’ın teknik direktörü Trabzonspor’a…
Ama gelin görün ki ortada değişen bir şey yoktu!!!
İlk on dakikada Gaziantep öyle iki gol attı ki adamı evinde annesi hanımı öyle rahat yürütmez!!!
Güney ekibi aldı verdi yürüye yürüye gitti attı geldi, halı sahada olmaz diyeceğim oda hafif kaçar çünkü kavga çıkarır bu iki gol maçı yarıda bırakır!!!
Sonrasında rakibin bir dikkat dağınıklığıyla gelen ilk gol…
Ve Marek Hamsik’in sazı değil adeta orkestrayı eline alışı…
Ve bu dakikadan sonra Trabzonspor çok çok iyi oynamasa da her an golü bulacağının sinyallerini verdi…
Taraftarın Bakasetas her ayağına topu aldığında vur vur diye anlamsız bağırtıları ise en az bir golünü yedi bordo-mavililerin!!!
Rakibine ön alan baskısı yapmasa da özellikle Hamsik’in bireysel oyunu ve liderliği ile Gaziantep takımını geriye itmeyi başardı Trabzonspor…
İşte bu anlarda da yakalanan ceza sahası etkileşimlerinde penaltı geldi…
Penaltı çok tartışıldı ki bunda haklıydılar ancak burada ki terslik bu penaltının verilişi değil zorla hakem yapılmaya çalışılan Mustafa Kürşat Filiz ile Özgür Yankaya’nın Alanya - İstanbul maçında sözde kural adı altında ki vermedikleri yüzde yüz penaltıdır…
Ve bizler bu kadar açık olan elin vücuttan gelişine o iki kötü hakem nedeniyle kural dedik!!!
Devre bittiğinde şunu da gördük ki
Hamsik, Bakasetas Siopis üçlüsü artık yerleşik olarak ilk plan olması gerektiği net şekilde gözüktü.
Ama savunmada takım boyu ve eni dar olsa da Trabzonspor’un hamlesiz kaldığı da bir gerçek…
Ayrıca Trabzonspor’un neden her maç en az bir sakat verdiği ise ayrı bir muamma!!!
Trabzonspor ikinci yarıya adeta afyon yutmuş gibi çıktı…
Oysa ki iki fark geriden gelip rakibini içeri moralsiz sokan bordo-mavililerdi…
Yetmişli dakikalara kadar yorulan ağır siklet boksörleri gibi birbirine sarılarak geçen maçta sonlara doğru yaşanan kıpırdanmalar Trabzonspor’u kendine getirdi diyebiliriz…
Galibiyet için sonuna kadar mücadele eden Trabzonspor rakibinin futbolu çirkinleştirmesine rağmen aradığı golü son dakikada da bularak muhteşem bir geri dönüşe imza attı…
Trabzonspor’un buna bu dönüşe bu dirence çok ihtiyacı vardı…
Beş farkla kazanacağına böylesi dönüşler takımı toparlar birleştirir geri getirir…
Trabzonspor’un tabi ki hala çok eksikleri var ama bu galibiyet adeta ilaç gibi geldi…
Yorum Ekle
Yorumlar
Sizlere daha iyi hizmet sunabilmek adına sitemizde çerez konumlandırmaktayız. Kişisel verileriniz, KVKK ve GDPR
kapsamında toplanıp işlenir. Sitemizi kullanarak, çerezleri kullanmamızı kabul etmiş olacaksınız.
En son gelişmelerden anında haberdar olmak için 'İZİN VER' butonuna tıklayınız.
Barış Yurduseven
İLAÇ GİBİ DÖNÜŞ
Aslında maçın başını haftalar önce Jes Thorup o kadar güzel anlatmıştı ki bizlere!!!
“ Bize böyle temassız yumuşacık pamuk gibi oynadınız başkasına oynamayın “ diyerek yardımcı olmaya çalışmıştı Kopenhag’ın teknik direktörü Trabzonspor’a…
Ama gelin görün ki ortada değişen bir şey yoktu!!!
İlk on dakikada Gaziantep öyle iki gol attı ki adamı evinde annesi hanımı öyle rahat yürütmez!!!
Güney ekibi aldı verdi yürüye yürüye gitti attı geldi, halı sahada olmaz diyeceğim oda hafif kaçar çünkü kavga çıkarır bu iki gol maçı yarıda bırakır!!!
Sonrasında rakibin bir dikkat dağınıklığıyla gelen ilk gol…
Ve Marek Hamsik’in sazı değil adeta orkestrayı eline alışı…
Ve bu dakikadan sonra Trabzonspor çok çok iyi oynamasa da her an golü bulacağının sinyallerini verdi…
Taraftarın Bakasetas her ayağına topu aldığında vur vur diye anlamsız bağırtıları ise en az bir golünü yedi bordo-mavililerin!!!
Rakibine ön alan baskısı yapmasa da özellikle Hamsik’in bireysel oyunu ve liderliği ile Gaziantep takımını geriye itmeyi başardı Trabzonspor…
İşte bu anlarda da yakalanan ceza sahası etkileşimlerinde penaltı geldi…
Penaltı çok tartışıldı ki bunda haklıydılar ancak burada ki terslik bu penaltının verilişi değil zorla hakem yapılmaya çalışılan Mustafa Kürşat Filiz ile Özgür Yankaya’nın Alanya - İstanbul maçında sözde kural adı altında ki vermedikleri yüzde yüz penaltıdır…
Ve bizler bu kadar açık olan elin vücuttan gelişine o iki kötü hakem nedeniyle kural dedik!!!
Devre bittiğinde şunu da gördük ki
Hamsik, Bakasetas Siopis üçlüsü artık yerleşik olarak ilk plan olması gerektiği net şekilde gözüktü.
Ama savunmada takım boyu ve eni dar olsa da Trabzonspor’un hamlesiz kaldığı da bir gerçek…
Ayrıca Trabzonspor’un neden her maç en az bir sakat verdiği ise ayrı bir muamma!!!
Trabzonspor ikinci yarıya adeta afyon yutmuş gibi çıktı…
Oysa ki iki fark geriden gelip rakibini içeri moralsiz sokan bordo-mavililerdi…
Yetmişli dakikalara kadar yorulan ağır siklet boksörleri gibi birbirine sarılarak geçen maçta sonlara doğru yaşanan kıpırdanmalar Trabzonspor’u kendine getirdi diyebiliriz…
Galibiyet için sonuna kadar mücadele eden Trabzonspor rakibinin futbolu çirkinleştirmesine rağmen aradığı golü son dakikada da bularak muhteşem bir geri dönüşe imza attı…
Trabzonspor’un buna bu dönüşe bu dirence çok ihtiyacı vardı…
Beş farkla kazanacağına böylesi dönüşler takımı toparlar birleştirir geri getirir…
Trabzonspor’un tabi ki hala çok eksikleri var ama bu galibiyet adeta ilaç gibi geldi…