Suçlu kim?

Tribünlerden Avcı istifa sesleri, top Caner'in ayağına geldiği anda ıslık, Avcı istifa sesleri, top Necip'in ayağına geldiği anda ıslık...

Sahada oyun yok, sahada lider oyuncu yok, sahada sorumluluk alan yok, kenarda oyunu değiştirecek, sahaya hükmedecek teknik adam yok.

Dolayısıyla tribünler suçluyu saha ve kenarında arıyor. Fatura kesilecek birisine ama kime?

Tabiki futbolcu ve teknik heyetin kabahati var ama inanın bu takımı oluşturan, o herkesin çekindiği takımı bu hale getiren Fikret Orman ve transfer heyeti kadar yok.

Boşuna Necip'i ıslıklamayın adamın kapasitesi bu kadar, bundan başkasını yapamaz.

Boşuna Abdullah Avcı'ya kızmayın bilgisi bu kadar, bu takımla yapacağı bu kadar.

Moralmen dibe vurmuş, zaten saha içinde kaybolmuş takım Galatasaray karşısında ne yapar? Artık varın düşünün!

Bu maç ve ardından oynanacak Galatasaray maçı yeni yönetim ve yakalanan sinerji ile Abdullah Avcı ve futbolcular için bulunmaz nimetti ama onlar bu şansıda ayaklarıyla bir kenara ittiler.

Şimdi ne olacak?

Abdullah Avcı son şansı olan Galatasaray maçına takım içinde ruhunu kaybetmişleri bir kenara bırakıp, gençlere yönelsin en azından kayıp sezonun kazancı olarak haneye bir şeyler yazdırır.

Bu enkazı ortadan kaldırmak bile kulübün sırtına mali yük, kaybedilen puanlar çerez.

Bu takımı bu hale getirenler eserleriyle gurur duyuyorlar mıdır? Varsa yürekleri cevap versinler, tabii cevap verecek yüzleri var ise.

Uzun lafın kızası suçlu saha içinde değil dışında. Yeni yönetimin sırtındaki kambur daha da büyüdü, işleri zordu şimdi çok daha zorlaştı.

Taraftar ise kahır mektubu yazmaya başladı. Satırları uzun kahır mektubu.

Allah Beşiktaşlılara sabır versin...