Zor Düzeltir..
Hatta düzeltemez..
Arkadaş dilimde tüy bitti..
Söylenecek söz de bitti..
İnanın ki, aradan geçen süreçte ben de bittim..
Bıktım.. Usandım..
Bu takımın perişan ve pejmürde hâlinin sorumlusu...
Birinci derecede COMOLLİ...
İkinci derecede de, ona destek veren BAŞKAN' DIR..
GERÇEKTEN, ANLAŞILIR GİBİ DEĞİL..
Lig sonuncusu, dahası da; alt kümeden yeni çıkmış, Erzurum Belediye ile oynuyorsun..
İlk 45 dakikada oynanan; prese dayalı hücum futbolu sonucu, iki golle kapanan kapanan perde..
İçimde bir nebze de olsa, umut ışığını yakıyor..
Dahası, tam da "İnşallah maç 2. yarı farka gider.." diye düşünürken..
Aman allahım o da ne?
Sanki Fredi nin kabusu ortaya çıkıyor..
Erzurum' un 47 de gelen silkiniş ve 90+ 3 de gelen diriliş golleri; gerçekten Fenerbahçe açısından tam bir kabusun yaşanmasına neden oluyor..
Peki ama, her iki devre arasındaki, gündüz ile gece kadar bariz, fark nereden geliyor?
Nereden gelecek?
Züppe Fransız' ın, kendi cebini doldurmak için, önce "elimde 100 kişilik liste var" deyip başkanı hanutlamasından..
Ardın da, ELİNDE LİSTE DEĞİL, TURNUSOL KAĞIDI BİLE OLMADIĞI ORTAYA ÇIKINCA..
Bu defa aciliyet ve mecburiyetten satılık mal misali..
Transferin son günü; 'ÇUL ÇAPUT' toplarcasına, kimi bulduysa onu aldırması dan geliyor..
Hal böyle olunca; 'aşktan gözü kör olmuş aşık' misali..
Gözü COMOLLİ den başka hiç kimseyi görmeyen başkanın da..
Onun transferlerine onay vermesiyle..
Tarihinde görülmemiş bir dibe vuruş ve acılarla dolu süreç, sebep- sonuç misali peşinden geliyor..
Ya sonra?
Ne olacak senden sonra?
Ne olması beklenebilir ki?
Nasıl olsa, eninde sonunda faturayı ödemek zorunda kalan camia ve taraf oldukça..
Yani, 'ben eşek olduktan sonra, sırtıma semer vuran çok olur..' sözü akıllarda dururken...
Hiç kimse sakın ha, umuda kapılmasın..
Çözüm mü?
Elbette var..
Ya COMOLLİ hemen yarın sabah kovulur..
Yetmez..
Devre arasında da; bir santrafor, bir stoper, iki de orta alan olmak üzere, en az 4 transfer yapılır ve omurga yeniden kurulur..
Ya da; bu takım, bu kadroyla, sezon sonu ancak zar zor KÜMEDE KALIR...