Endişe, kuşku, korku almış başını gitmiş!
Diyorlar ki; “Koç kazanırsa, Fenerbahçe kulübü küresel sermayenin eline mi geçer?”
Elbette ki felaket tacirliği yapmanın gereği yok ama..
Beyefendinin söylemlerine bakarsanız, bu korkuyu hissedenlere hak vermemek de elde değil..
Peki, Ali Koç ne demiş ki, üyeler başta olmak üzere, camianın vücut kimyası bozulmuş?
İsterseniz sırayla gidelim..
Önce rakibi Aziz Yıldırım’ a ‘Hodri Meydan’ çekmiş ve FB TV’ de açık oturuma davet etmiş..
Geçiniz..
Kongre üyeleri açık ve net olarak derler ki..
“… Arkadaş, sen önce önümüzdeki kongrede rüştünü ispatla, yani Yıldırım’ a yakın miktarda oyu al, kazanırsan ne âlâ..”
“…Kaybedersen, işte o zaman bir sonraki kongre öncesi, açık oturum davetinizi muhtemel rakibiniz, belki kabul eder..”
Çünkü bilindiği gibi, aynı hevesle, aynı söylemde bulunanların sonunu gördük..
Aziz Yıldırım karşısında; bir önceki kongrede Hulusi Belgü, ondan önce de M. Ali Aydınlar, boylarının ölçüsünü aldılar mı?
Aldılar..
O halde, “Hodri Meydan söylemi bu aşamada asla karşılık bulmaz..”
Bunlar kongre üyelerinin düşünceleri, bence de katılmamak elde değil..
*********
ŞİMDİ GELELİM ESAS MESELEYE..
Sn. Ali Koç; önceki akşam bazı üyelere verdiği yemekte, A. Yıldırım için, ‘Bana bir şey olursa kulübü kurda kuşa bırakmayalım’ diyordu..’ “Peki ama, şimdi ben kurt muyum, yoksa kuş muyum?” şeklinde bir soru sormuş..
Vallahi bence takdir tümüyle kendisine ait..
Ne desek boş..
Kendisi anılan canlılardan hangisine benzemek istiyorsa, benzeyebilir..
Ancaaak..
Mesele elbette ki, bununla da sınırlı değil..
Dün Habertürk gazetesinin de yer alan bir haber yer aldı..
Yalanlanmadığına bakarsanız, doğru olduğunu da kabul etmek gerekir..
Haberin içerisinde yer alan söylem aynen şöyle idi..
Koç; mevcut yönetim için; “…Bedelsiz üye olayında bizi aptal zannediyorlar herhalde..”
“…17 bin tane bayiimiz var, hepsini üye yapabileceğimizi bilmiyorlar mı acaba? Bizi bu yollardan geçirmesinler..” demiş.
İşte sıkıntıda bu noktada başlıyor..
Şimdi kendisine aynı zamanda bir kongre üyesi sıfatı ile soruyor ve acilen cevaplamasını bekliyorum..
Soru 1: Bence kazanmanız mucizeye bağlı ama; olur da kongreyi kazanırsanız, ON YEDİBİN KİŞİ olarak sayısını verdiğiniz TÜM BAYİLERİNİZİ, ‘hangi takım taraftarı olduklarına bakmaksızın’, KULÜBE DOĞRUDAN ÜYE YAPACAKMISINIZ?
Soru 2: Böyle bir karar alırsanız; bayilerinize ’10.000.TL’ tutarındaki giriş aidatını ceplerinden ödetip, (rivayete göre) sonrasında aldıkları ürünlerin bedelinden pey der pey İSKONTO OLARAK yansıtacak mısınız?
Soru 3: Bir tarihte; daha doğrusu malum operasyon sonrası, hisseler dibe vurduğunda, borsadan yüklü miktarda hisse topladığınız, bunu duyan Aziz beyin de, böylesi bir duruma asla müsaade etmeyeceğini söylemesi üzerine, Sn. Yıldırım ile aranızın, (salt bu nedenle) açıldığı doğru mu?
Soru 4: Biraz daha ileri gidersek; Sn. Yıldırım’ın, yakın çevresine, (borsadan topladığınız hisseler nedeniyle) “…Biz adama kulübü teslim etmeyi düşündük, adam şimdiden kulübü ele geçirmeye, kalktı…” dediği, hatta bunu yüzünüze de söylediği doğru mu?
Aslında bu sorulara bir kaçını daha eklemek mümkün ama, şimdilik burada kesip, başka bir yazının konusu yapalım ki, Ali Koç’ un aklı daha fazla karışmasın..
Son Söz:
Keser döner sap döner gün hesap döner..
Hiç kimse boşuna heveslenmesin..
Yüz on bir yıllık bu kulübün esas sahibi, önce taraftarı, sonra da kongre üyeleridir..
Fenerbahçe’ yi satın almaya kimsenin gücü yetmeyeceği gibi..
Satın alacak bir para birimi de henüz icat edilmedi..
Bu da böyle biline..